5 Ekim 2011

DÜZENLİ FİZİKSEL AKTİVİTE VE SAĞLIĞIMIZ

Küresel bir halk sağlığı problemi olan obezitenin nedenleri arasında yetersiz fiziksel aktivite önemli bir yer tutmaktadır. Günümüzde insanların televizyon ve bilgisayar karşısında uzun süre vakit geçirmesi gibi nedenlerden dolayı gün içerisinde harcadığı enerji miktarının azalması sonucunda obezite oluşmaktadır. Fiziksel hareket azlığı ve hareketsiz bir yaşam şekli, ağırlık artışına neden olarak kalp hastalıkları, hipertansiyon, diyabet gibi birçok kronik hastalığın oluşma riskini arttırmaktadır. Bu nedenle sağlığın korunmasında ve geliştirilmesinde yeterli ve dengeli beslenme ile birlikte düzenli fiziksel aktivite de önemli bir yere sahiptir.

 Hangi Aktiviteler Fiziksel Aktivite Olarak Kabul Edilir?
Fiziksel aktivite günlük yaşam içerisinde kas ve eklemlerimizi kullanarak enerji tüketimi ile gerçekleşen, kalp ve solunum hızını arttıran ve farklı şiddetlerde yorgunlukla sonuçlanan aktiviteler olarak tanımlanmaktadır. Yürümek, koşmak, sıçramak, yüzmek, bisiklete binmek, çömelmek–kalkmak, kol ve bacak hareketleri, baş ve gövde hareketleri gibi temel vücut hareketlerinin tümünü ya da bir kısmını içeren çeşitli spor dalları, dans, egzersiz, oyun ve gün içerisindeki aktiviteler fiziksel aktivite olarak kabul edilebilirler.

Düzenli Fiziksel Aktivitenin Sağlık Üzerine Etkileri Nelerdir?
Düzenli fiziksel aktivitenin bedensel sağlığımız, ruhsal ve sosyal sağlığımız ve gelecekteki yaşantımız üzerine olan etkileri bulunmaktadır. Fiziksel aktivitenin, istenen ve beklenen etkilerinin açığa çıkabilmesi fiziksel aktivitenin düzenli olarak yapılması, devamlılık, uygun yoğunluk seçimi, günlük süre, ilerleyici program gibi bazı faktörlere bağlıdır. Düzenli fiziksel aktivitenin sağlık üzerine etkilerini aşağıdaki gibi özetleyebiliriz:

  • Kilo kontrolüne yardım eder.
  • Kas kasılması ve aktivitenin etkisiyle kemik mineral yoğunluğunu korur ve osteoporozu (kemik erimesi) önler.
  • Yüksek kan kolesterol ve trigliserit düzeyini etkileyerek damar hastalıkları riskini azaltır.
  • Kalbi güçlendirerek kalbe olan kan akışını arttırır ve kalp krizi geçirme riskini azaltır. Ayrıca geçirilmiş kalp krizleriyle başa çıkma oranını arttırır.
  • Düzenli aktivite yapan bireyler sigara bağımlılığından kurtulma konusunda inaktif bireylerden daha başarılıdırlar.
  • Düzenli fiziksel aktivite insülin aktivitesinin kontrolünü sağlayarak şeker hastalığının ve kan şekerinin kontrolüne yardımcı olur.
  • Kadınlarda menopoza girme başlangıç yaşını geciktirir, menopozun olumsuz etkilerinin hafifletilmesinde yardımcıdır.
  • Kendini iyi hissetme ve mutluluk oluşturur.
  • Sağlıklı kas, kemik ve eklem yapısı üzerine olumlu etkileri nedeniyle vücut düzgünlüğü ve farkındalığını geliştirerek bedeni ile barışık, özgüvenli bireyler yaratır.
  • Olumlu düşünebilme ve stresle başa çıkabilme yeteneğini geliştirir.
  • Sağlıklı yaşlanmayı beraberinde getirerek bağımsız ve aktif yaşlı bireyler yaratır.
  • Olası ani ve sistemik hastalıklar nedeniyle ölüm riskini azaltır.
  • Kanser gelişim riskini azaltır ve kansere karşı koruma sağlar.
  • Aktif yaşayan bireylerde vücudun oksijen kullanma yeteneği arttığı için vücut direnci artar ve enfeksiyonlara karşı koruma gelişir.
  • Depresyon, anksiyete ile başa çıkma gücünü arttırır, bireylerin yaşamdan keyif almasını sağlar.
 Fiziksel Aktivite Seçiminde Nelere Dikkat Edilmelidir?
Bireyler sağlığın korunması ve yaşam kalitesinin arttırılması için fiziksel aktivite seçerken kendilerine ait tüm koşulları değerlendirmelidirler. Bu nedenle;
  • Yaş,
  • Fiziksel çevre,
  • Fiziksel uygunluk,
  • Vücut ağırlığı,
  • Her ortam ve zamanda uygulanabilir, pratik olması,
  • İsteklilik, gönüllülük,
  • Ulaşılabilirlik,
  • Eğlenceli olması,
  • Bireysel gereksinimlere göre planlanmış olması,
  • Devamlılığa uygun olması ve
  • Ekonomik durum gibi etkenler göz önünde bulundurulmalıdır.
Neler Yapılmalı?
Fiziksel aktivitenin yetişkinlik ve yaşlılık dönemlerinde sözü edilen olumlu etkilerinin görülebilmesi için, genellikle çocukluk ya da adölesan (genç erişkin) döneminden itibaren düzenli fiziksel aktivite yapılıyor olmasının önemi büyüktür. Toplumun farklı kesimlerinde fiziksel aktivite alışkanlığını değerlendirmek üzere yapılan bilimsel araştırma sonuçları, ülkemizde çocuklar, gençler ve yaşlılar arasında fiziksel aktivitenin henüz bir yaşam stili halini almadığını göstermektedir. Bu nedenle, toplum olarak, çocukluk çağından itibaren daha hareketli, aktif, düzenli egzersiz alışkanlığı edinilmesi konusunda özendirici ve cesaretlendirici olunmalıdır.
Ayrıca güvenli fiziksel aktivite programları için aşağıdakilere dikkat edilmelidir:
  • Fiziksel aktivite programları ısınma ve dinlenme periyotlarını içermelidir.
  • Egzersiz sürekli olmalı, yavaş yavaş artırılmalıdır.
  • Haftanın her günü aktif olunmalı, hafta sonu sporcusu olunmamalıdır.
  • Uygun giysi ve araç kullanılmalıdır.
  • Sevilen egzersizler yapılmalıdır.
  • Egzersize başlamadan önce veya uzun süre egzersiz yapılmadıysa sağlık muayenesi yaptırılmalıdır.
  • Vücuttan gelen uyarılara dikkat edilmeli, kalp atım hızında artış, göğüs, diş, ağız, boyun ve kollarda ağrı, baskı, baş dönmesi, hafif baş ağrısı, soğuk ter, şaşkınlık gibi belirtiler olduğunda hemen doktora başvurulmalıdır.
  • Sağlıklı vücut kompozisyonu için uygun enerji alımı ve sağlıklı diyet uygulanmalıdır.
Haftada 3-4 kez yapılan, 30-60 dakikalık orta şiddette fiziksel aktivite bile genellikle sağlığımız üzerinde olumlu etkileri açığa çıkarmaya yeterli olduğu unutulmamalıdır.


                                                                                                Dyt. Emel ÇELİK
Obezite Birimi Sorumlusu